08:10

HZ. İSA, HZ. MEHDİ İLE BİRLİKTE İSLAM AHLAKINI YERYÜZÜNE HAKİM EDECEKTİR


Hz. İsa'nın yeryüzüne ikinci kez gelişini müjdeleyen Kuran ayetlerinin yanı sıra, Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinde Hz. İsa'nın dünyaya yeniden gelişi detaylı olarak anlatılmıştır. Buna göre, Hz. İsa yeniden yeryüzüne geldiğinde, Kuran'la hükmedecek, Hıristiyanları içinde düştükleri yanlış inanışlardan kurtaracak, onları İslam'a yöneltecek, Hz. Mehdi'nin arkasında namaz kılacak, Deccali fikren yok edecek, Hz. Mehdi ile birlikte İslam ahlakını tüm yeryüzüne hakim kılacaktır. Konuyla ilgili hadislerden bazıları şu şekildedir:
Kırk (40) yıl Allah'ın kitabı ve benim sünnetimle hükmeder, vefat eder. (Suyuti, el-İ'lam bi Hükmi İsa, Süleymaniye Kütüphanesi, No. 1446/9; Sami Baybal, İbrahimi Dinlerde Mesih'in Dönüşü, Yediveren Kitap, Temmuz 2002, s. 238-240)
Hz. İsa, Ümmet-i Muhammed'e peygamber olarak değil, şeriat-ı Muhammediyyeyi tatbik etmek için gelecektir. (Alusi, el-Cevabu'l Fesih, I, 835; Sami Baybal, İbrahimi Dinlerde Mesih'in Dönüşü, Yediveren Kitap, Temmuz 2002, s. 238-240)
Hz. İsa (as) inecek ve Resulullah Efendimiz (sav)'in şeriatına tabi olacaktır. (Ebu'l Münteha, Şerhu'l Fıkhu'l Ekber, İstanbul, 1984, s. 31; Sami Baybal, İbrahimi Dinlerde Mesih'in Dönüşü, Yediveren Kitap, Temmuz 2002, s. 238-240)
Hazreti Muhammed (sav)'in şeriatı üzerine hüküm verecek, kendisi Peygamber olduğu halde Peygamber'e tabi olacak ve Muhammed (as)'in ümmetinden olacak. Peygamberin ümmeti ve sahabisi olacak… Öyleyse o, sahabelerin en efdali olacak…(Şınkıti, Edvaü'l Beyan, VII, 273; Sami Baybal, İbrahimi Dinlerde Mesih'in Dönüşü, Yediveren Kitap, Temmuz 2002, s. 238-240)
İslamdan başka (hiçbir dini) kabul etmeyecek... Din muttehid olacak... Allah'tan başka hiçbir kimseye ve hiçbir şeye ibadet edilmeyecek... (Ruhu'l Meani, 7/60)
Hz. İsa ve Hz. Mehdi döneminde tüm silahlar susacak, tüm çatışmalar barışla son bulacak, her türlü anlaşmazlık ortadan kaldırılacak, yeryüzünün tamamına sevgi, dostluk ve kardeşlik hakim olacaktır. Hadislerde bu güzel dönem şöyle anlatılmaktadır:
Harp (erbabı) ağırlıklarını (yani silah ve saireyi) bırakır. (Sünen-i Davud, Avnu'l Mabud; Nuzül-i Mesih Risalesi, Ekmel Yayıncılık, İstanbul, 1998, s. 163)
Düşmanlık ve kini de kaldıracaktır... Kap su ile dolduğu gibi yeryüzü barışla dolacaktır. Din birliği de olacak, artık Allah'tan başkasına tapılmayacaktır. Savaş da ağırlıklarını bırakacak. (Sünen-i Ibn-i Mace, 10/334)
Zehirli haşarat ve hayvanlardan zehri bertaraf edecek, çocuklar yılan ve akreplerle oynaşacak... Onların çocuklara bir zararı dokunmayacak. Kurt koyunla otlayacak da koyuna bir zararı dokunmayacak... Yeryüzü sulh ve selametle dolacak, mücadele ve dövüşmek, harb ve saldırılar ortadan kalkacak... (Suyuti, El Havi, 2/277)
Adaletin tam tecelli edeceği, gerçek bir güven ortamının tesis edileceği bu dönemde bolluk ve bereket de görülmemiş şekilde artacaktır:
Artık o gün (öyle bolluk olur ki on ile kırk kişi arasında) bir cemaat bir tek nar meyvesinden ye(yip doya)rlar ve o nar kabuğunun çanağı ile de gölgelenirler. Sütlere de Allah Teala tarafından o derece bereket ihsan edilir ki bir tek sağmal devenin sütü büyük bir insan topluluğuna muhakkak kafi gelir. Bir sağmal sığırın sütü insanlardan bir kabileye muhakkak yeterli gelir. Bir sağmal koyunun sütü akrabalardan meydana gelen bir soy topluluğuna muhakkak kafi gelir. (Suyuti, el-Havi, el-Arful Verdi fi Ahbaril Mehdi risalesi, 2/161; Nüzul-i Mesih Risalesi, Ekmel Yayıncılık, İstanbul, 1998, s. 120)
... Mal da o kadar çoğalacaktır ki, hiçbir kimse mal kabul etmeyecektir. (Taberi, Camiu'l Beyan, Cilt VI, s. 19)

0 yorum: